TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda konuşan CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu;

'Türkiye'deki insanlara; ey çiftçi kardeşim, emeklimiz, emekçimiz, asgari ücretlimiz, öğrencimiz, esnafımız, sanayicimiz; ey Türk halkı! 2025 yılında ne yaşadıysanız 2026 yılında da aynı şeyleri yaşayacaksınız. Yani nasıl geçiniyorsanız, hangi şartlarda yaşıyorsanız aynı şartlarda yaşayacaksınız' deniliyor. Bütçenin özeti bana kalırsa bu' ifadelerini kullandı. CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay ise toplantıya boş tencereyle geldi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplandı.

Komisyonda bugün, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin geneli üzerine görüşmeler devam ediyor.

Mollaveisoğlu kayyım kararına tepki olarak istifa etti
Mollaveisoğlu kayyım kararına tepki olarak istifa etti
İçeriği Görüntüle

CHP İzmir Milletvekili Ümit Özlale, 2026 Merkezi Bütçe Kanun Teklifi'nde yer alan milli gelir ve büyüme verilerine atıfta bulunarak;

'Bizim burada hem iktidar partisi hem Cumhur İttifakı hem de muhalefet partileri olarak tartışmamız gereken konu Türkiye'nin dünyadaki kaçıncı büyük ekonomi olduğu değildir, Türkiye'deki bu iktisadi büyüklüğün nasıl hissedildiğidir' dedi.

Yüksek gelirli ülke olmak için de gerekli hamlelerin yapılamadığını kaydeden Özlale;

'O bakımdan da biraz kafayı istatistiklerdeki sıramızı tartışmak yerine başka bir şeye yormak lazım. Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun bir şiiri vardır, çok da sevdiğim bir şiirdir, oğluna yazmıştır, o da şu: 'Sen ne tarih ne coğrafya ne şusun ne busun/ Oğlum Mernus, sen otobüsü kaçırmış bir milletin çocuğusun' der. Bizler otobüsü çok seferlerinde kaçırdık, sanayi devrimlerini başaramadık ve bunu çok kısır tartışmalardan dolayı başaramadık. Bir daha buraya baktığımız zaman bu yeni dönem de otobüsü kaçırmak üzereyiz. O bakımdan, ben bu bütçede kalkınma planıyla uyumlu, Türkiye'nin orta uzun dönemde vatandaşını daha memnun eden, kamu hizmetlerinden memnuniyetin arttığı, yeni süreçte çevreyle uyumlu, yeşil dönüşümünü gerçekleştirebilmiş ve vatandaşlarının, gençlerinin yurt dışına kaçmak zorunda olmadığı bir bütçe bekliyorum' diye konuştu.

CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, şunları söyledi:

'Bütçe giderlerini incelediğimiz zaman 2026 yılında bütçe giderlerinin 18 trilyon 926 milyar lira, buna karşı bütçe gelirlerinin 16 trilyon 216 milyar lira olduğunu görüyoruz, bütçe açığı da 2 trilyon 712 milyar lira. Bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasılaya oranı da yüzde 3,5; orta vadeli planla uyumlu. Bütçe giderlerinin gayrisafi yurt içi hasılaya oranı yüzde 24,5; son on senenin en yüksek oranı bu. Harcamalara baktığımız zaman, personel giderlerinin harcamalar içindeki payının 2016 yılında yüzde 29,7 olduğunu, bu 2026 bütçesinde de yüzde 29,1 olduğunu görmekteyiz. Fark yok gibi gözüküyor esasında bakıldığı zaman ama 2016 yılından 2026 yılına kadar kamu personeli sayısı neredeyse yüzde 50 artmış olmasına rağmen kamu personellerinin bütçeden almış olduğu payda herhangi bir değişiklik yok. Yani buradan şunu anlamaktayız; kamu personellerimizin, memurlarımızın, işçilerimizin millî gelirden aldığı payın her geçen yıl azaldığı sonucunu çıkarmaktayız. Tarımsal destekleme ödemelerine baktığımız zaman, diyorlar ya hani batı cephesinde değişen bir şey yok.

Özetlememiz gerekirse, harcamalara baktığımız zaman, ben şunu söyleyebilirim Türkiye'deki insanlara; ey çiftçi kardeşim, emeklimiz, emekçimiz, asgari ücretlimiz, öğrencimiz, esnafımız, sanayicimiz; ey Türk halkı! 2025 yılında ne yaşadıysanız 2026 yılında da aynı şeyleri yaşayacaksınız. Yani nasıl geçiniyorsanız, hangi şartlarda yaşıyorsanız aynı şartlarda yaşayacaksınız.'

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Bakırlıoğlu'na;

'Öyle bir şey yok' dedi. Bakırlıoğlu ise, 'Evet, devletin resmî bir açlık sınırı açıklaması yok, evet de bu, hesaplanamayacak bir şey değil. 4 kişilik bir ailenin mutfak gideri bellidir, bu hesaplanabilir ki yapıyor bunu kuruluşlar. Ey emeklilerimiz! Siz önümüzdeki yıl da açlık sınırının altında yaşamaya devam edeceksiniz. Ey öğrencilerimiz; o kalabalık sınıflarda okuyacaksınız. Ey anneler! Siz çocuklarınızın beslenme çantalarına fazladan bir şey koyamayacaksınız. Bu şartlar yaşayacaksınız, değişen bir şey yok. Bütçenin özeti bana kalırsa bu' ifadelerini kullandı.

Komisyon toplantısına boş tencereyle gelen CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay, insanların açlığı nasıl yöneteceğini planlamaya çalıştığının altını çizerek bir yandan emeklilerin kira istisnasını kaldırılırken öte yandan bazı firmalara muafiyet tanındığını dile getirdi.

Akay, şöyle konuştu:

'Şimdi burada bir tencere var; bu tencerede yemek yok. Türkiye'nin gerçeği bu. Bu ses artık pazardan eli boş dönen milyonlarca annenin sesi. Bugün milyonlarca hanede bu tencere maalesef boş. Bugün burada bütçeyi tartışıyoruz ama dışarıda insanlar açlığı nasıl yöneteceğini planlamaya çalışıyor. Bütçedeki rakamlar elbette önemli ama bütçenin içeriği daha önemli. Halk, bu bütçeden kendisine de kaynak aktarılmasını bekliyor. Emekli, işçi, asgari ücretli, çiftçi, esnaf, KOBİ bu bütçeden kendisine yeterli kaynak aktarılmadığını düşünüyor ve biz de buna katılıyoruz. Kaynakların daha verimli kullanılması gerekir.

595 milyar lira ilave yetki istenmek durumunda kalınmış. Tabii bu, tasvip ettiğimiz bir olay değil. Bütçenin denk olması, bütçe açığının aşağı çekilmesi gerekiyor. Ama şimdiden geçen yıl 1 trilyon 931 milyar lira olarak öngörülen bütçe açığı revize edilerek 2 trilyon 208 milyar liraya çıkarıldı ve her geçen yıl açık artarak devam ediyor. Bütçe disiplini sağlanamıyor. Borçların aşağı çekilmesi, net borçlanma azaltılarak faizlerin ödenip ana paranın düşürülmesi gerekiyor. Ama bu bütçede biz bunu göremiyoruz. Borçlanmanın üretimi, istihdamı ve ihracatı artırıcı alanlara kullanılarak değer yaratması gerekirken, gün geçtikçe borcu borçla kapatmaya çalışıyoruz. Bu uygulama çok hatalı.'

EMEP Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca Demir;

'Büyük patronlara, finans oligarşisine, holdinglere bütçe hayırlı olsun, zaten başka kimseye de hayrı yok bu bütçenin. Bu bütçe saray oligarşisinin ve emperyalist blokların çıkarlarına göre biçimlendirilmiş bir yol haritası. Siz bu yol haritasına hepimizi dahil etmeye çalışıyorsunuz ama yokuz. Bu bütçe sarayın siyasal baskı düzeninin finansmanı. 2026 bütçesinde gelir ve giderler arasında 2 trilyon 700 milyarlık açık öngörülüyor. Bunun 2 trilyondan fazlası faiz gideri. Halkın cebinden alınan her yüz liranın 11 lirası doğrudan bankalara, finans oligarşisine gidiyor. Bu ülkede en güvenli sektör devlete faizle borç vermek. Elektriğe, suya yapılan zamlarla bu faturayı halka ödetiyorsunuz. İşçi, memur, köylü, emekli her alışverişinde patronun faizini finanse ediyor. Siz bir refah bütçesi diyorsunuz ama halkın en temel ihtiyaçları için kısıtlama bütçesini hiç kimseye refah bütçesi diye yutturamazsınız.'

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer;

'Bu bütçe çiftçi ve sanayici için bir umut bütçesi değil. 2026 yılında bütçede rahat yüzü görmeyenler için yine bir umut yok. Tarım açısından bakıldığında durum daha vahim. Tarım kanununa göre milli gelirin yüzde 1'nin çiftçiye destek olarak verileceği yazıyor. 2026 yılının milli gelirin yüzde 1'i 722 milyar yapıyor. Çiftçiye bütçeden ayrılan ise 168 milyar lira. Traktörlere, hayvanlara hatta depodaki buğdaya haciz gelen bir süreç yaşanıyor' dedi.

CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer ise şunları söyledi:

'Bütçeler, iktidarların ideoloji kimliklerinin aynası. Kime vergi kısıtlaması yapıyorsunuz, kimden vergi almıyorsunuz ya da hangi kalemleri büyütüyor hangi kalemleri kısıyorsunuz? Aslında bütün hikaye buradan başlıyor. 2026 bütçesi bize aslında refahın adil paylaşımını değil yüksek faiz ödemeli ve dolaylı vergilerle çevrili bir kemik sıyırma dönemine girdiğimizin göstergesi. Faize para var, emekliye, çalışana, yoksula gelince de ne hikmetse kaynak yok. Gıda enflasyonu yüzde 40'a dayanmış, kiralar kanatlanmış, ulaşım gideri, ısınma bedeli yani yaşam maliyeti bugün 40 bin liranın üzerinde. Emekli maaşları açlık sınırının yanına bile yaklaşamaz olmuş. Kamu işçisi, devlet memuru yoksulluk sınırının altında ezilmiş. Ama ortalama gelir artıyor diyerek olmayan bir başarı hikayesi anlatıyorsunuz. Bu bütçe alın teriyle değil, borç faiziyle büyümeyle çalışan bir ekonomi bütçesi. Oysa Türkiye'nin ihtiyacı üreten, adil bölüşen, sosyal devlet ilkesini güçlendiren bir bütçe.'

Kaynak: RSS