Suriye bağlantısı ve geçmiş faaliyetler
Edinilen bilgilere göre, 10 yılı aşkın süredir Muğla'nın Şeyh Mahallesi'nde medrese olarak da kullanılan bir binada faaliyet gösteren topluluğun lideri Şafii İ., aslen Vanlı ve inşaat işiyle uğraşan bir ailenin üyesi. 41 yaşındaki Şafii İ.'nin dört çocuğu bulunuyor. 29 yaşındaki kardeşi Onur İ. ise İnşaat Teknisyenliği öğrencisi ve üç çocuk babası.
İki kardeş, 2015 yılında beş kişilik bir grupla yasa dışı yollarla Suriye'ye geçerek Heyet Tahrir Şam kontrolündeki bölgeye girdi. Onur İ., burada babaları çatışmalarda ölen çocukların kaldığı kamplarda kömür dağıttıklarını, ikinci geçişlerinin ise 2021'de gerçekleştiğini söyledi. Bu dönemde Türkmendağı'nda gıda yardımı yaptıklarını belirtti.
El Kaide bağlantılı isimlerle temas
Onur İ., Şubat-Mart 2025'te İdlib'e giderek Türkiye'de 'sarı kategoride' aranan, El Kaide üyesi 'Musa Ebu Cafer' kod adlı Musa Olğaç ile tanıştığını anlattı:
'Sosyal medyadan tanıdığım Musa Hoca'yla tanışıp ayaküstü yarım saat kadar konuştuk.'
Bir süre sonra ağabeyi Şafii İ. de Suriye'ye giderek Olğaç'la görüştü. Onur İ., 'Musa Hoca Türkleri toplayıp haftada bir konuşma yapardı. Katılanlar genellikle El Nusra geçmişi olan Türklerdi,' ifadelerini kullandı.
Topluluğun adresinde yapılan aramada, gri kategoride aranan Feyzullah Birışık'ın kitapları bulundu. Onur İ., Birışık'ın 2014-2015 yıllarında Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi yurdunda dini sohbetler yaptığını ve kendilerine kitap gönderdiğini belirtti.
AFAD ve İHH bağlantısı
Onur İ., IŞİD'le herhangi bir bağı olmadığını öne sürerek İHH üyesi ve AFAD gönüllüsü olduğunu söyledi. 2024 yılında AFAD'dan 'Kentsel Arama Kurtarma' ve 'Tehlikeli Madde Farkındalık Eğitimi' almış. AFAD yetkilileri, bu eğitimlerin yalnızca sabıka kaydı olmayan kişilere verildiğini açıkladı.
Sorgusunda 'Türkiye Cumhuriyeti'ni tağut veya dar'ül harp olarak görüyor musunuz?' sorusu yöneltilen Onur İ., demokratik ve laik düzeni benimsemediğini, şeri hükümlere göre yönetilmek istediğini ifade etti.
Cihad notları ve çocuk kampı planı
Topluluğun kullandığı dairede yapılan aramada, Şafii İ.'ye ait not defteri bulundu. Notlarda,
'Asıl hedef cihad hazırlığı olacak'
ve
'Çocuk kampı araştır, altyapı kuruldu, sahaya çıkmaya hazırlar'
gibi ifadeler yer aldı.
Şafii İ., bu ifadeleri 'Müslümanların uğradığı zulümlere dikkat çekmek' amacıyla yazdığını, 'kamp' sözcüğüyle ise aile üyeleriyle düzenledikleri piknikleri kastettiğini savundu.
Savunma: 'Münfesih Örgüt Teorisi'
Şüphelilerin avukatı Onur Güler, müvekkillerinin IŞİD üyeliğiyle değil, El Kaide ve Heyet Tahrir Şam bağlantısı iddialarıyla yargılandığını söyledi. Güler, bu yapıların Suriye'de zamanla Türkiye'nin desteklediği gruplarla birlikte hareket ettiğini savunarak, 'Münfesih Örgüt Teorisi'ni gündeme getirdi.
Bu teoriye göre, bir örgütün fiilen dağılmasıyla üyelerinin de 'terör bağlantısı' statüsünün sona ermesi öngörülüyor. Avukat, HTŞ gibi grupların da bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini, Türkiye'nin 'Terörsüz Türkiye' sürecinde bu tür yapılarla ilgili yasal düzenlemeler yapabileceğini belirtti.
